1. Kur'an-ı Kerim'de Açıklanan Hisseler
2. Hacb (Kısmen Veya Tamamen Mirastan Men Etmek)
3. Bir Veya Birden Fazla Çocuğun Durumu
4. Baba Anne ve Dedenin Durumu
5. Kız ve Erkek Çocukların Hükmü
6. Velayet (Azadlık) Yoluyla Asebe
7. Kardeşlerle Birlikte Olan Dedenin Durumu
8. Mirasçı Olmaya Mani Olan Haller
Müslüman
kafire, kafir de müslümana mirasçı olamaz. Aynı şekilde mürted de mirasçı
olamaz ve ona mirasçı olunmaz. Dinleri ayrı da olsa kafir kafire mirasçı olur.
Lakin meşhur kavle göre, harbi ve zmımi olanlar birbirlerine mirasçı olamazlar.
Köle de mirasçı olamaz, imam'm son kavline göre bir kısmı hür olan köle mirasçı
olur.
Katil,
Öldürdüğü kimseye mirasçı olamaz. Zayıf kavle göre ise katil, bu fiili sebebi
ile zamin olmazsa mirasçı olur.
İki
mirasçı beraber boğulur, göçük altında kalır veya gurbette ölürlerse veya
hangisinin daha önce öldüğü bilinmezse, bir birlerine mirasçı olamazlar. Her
birinin malını geride kalan mirasçıları alır.
Bir kimse
esir tutulur, kaybolur veya hayatından haber kesilirse, öldüğüne dair bir
haber alınıncaya kadar malı bekletilir veya geçen müddetten sonra gâlib zan
ile ondan sonra yaşayamayacağı anlaşılırsa, hakim görüş beyan eder ve öldüğüne
karar verir. Ölümüne karar verdiği anda mirasçılarına terekeyi taksim eder.
Bir kimse
ölür de mirasçısı kayıp ise, ölüm anında hayatta olup olmadığı anlaşılmcaya
kadar kayıp mirasçının hissesi bekletilir. Hazır olan mirasçılara ise
hisselerinin en azı verilir.
Bir kimse
anne karnındaki çocuğu mirasçı bırakır veya mirasçı olma ihtimali olan bir
cenini geride bırakırsa, her ikisi hakkında da ihtiyatlı davranıhr. Cenin
dünyaya sağ olarak gelirse ve kendisine miras bırakanın vefat ettiği sırada
anne karnında mevcut olduğu bilinirse mirasçı olur. Aksi halde mirasçı olamaz.
Bunun açıklaması şudur: Ölen kimsenin ceninden başka mirasçısı yoksa veya
cenini hacb edecek bir mirasçı varsa, her iki halde de cenin doğuncaya kadar
mal bekletilir.
Mirasçı
ölür de cenin onu hacb etmezse ve belli bir hissesi de varsa, avl mümkün ise,
mesele avl ederek belli olan hissesi verilir. Bunun misali şudur: Bir erkek
ölür ve geride hamile olan karısı, annesi ve babası mirasçı olarak kalırsa
karısı sekizde bir, anne ve baba mesele avl ederek her biri altıda bir alır.
Meselenin aslı yirmi dörtten yirmi yediye avl eder. Karı üç, anne baba sekiz
alır. Geriye kalan on altı hisse cenin doğuncaya kadar bekletilir. Mirasçının
belli bir hissesi yoksa meselâ, hissesi olmayan çocuk gibi, cenin doğuncaya
kadar hissesi bekletilir.
Zayıf
kavle göre, hamileliğin en fazla müddeti dört yıldır. Bu kavle göre çocukların
hissesi kesin olarak verilir. Yani cenin dprt erkek evlat kabul edilir ve
hisseleri bekletilir. Geri kalan mal ise taksim edilir.
Hünsamn (erselin)
erkek veya kadın olmasıyla hissesi değişmezse, bunun hükmü veled'ül-ümm
gibidir. Azad edenin hükmü de böyledir. Yani hissesi verilir. Aksi halde yani,
kadın veya erkek olma durumuna göre hissesi değişirse, kendisinin ve diğer
mirasçıların hisseleri kesin olarak halledilir. Meşkûkün (kadın veya erkek
olduğu belli olmayan) durumu belli oluncaya kadar hissesi bekletilir.
Bir
mirasçıda farz payın iki ciheti ve asabelik varsa, her iki cihette hisse alır.
Meselâ ölen kadının kocası onun efendisi veya amcasının çocuğu ise, her iki
cihete göre hisse sahibi olması ve asabe olması ile pay alır. Ben diyorum ki
mecusi ile evli olan kadın veya bir kimse, şüphe ile kız kardeşi ile cinsel
ilişkide bulunur da annesi ölürse, kızı olması ciheti ile ona mirasçı olur.
Zayıf kavle göre, her iki cihetle (hem kızı hem de kız kardeşi olması
cihetiyle) mirasçı olur. Allah daha iyi bilir.
İki kişi
asabe ciheti ile müşterek mirasçı olur da biri akrabalık ciheti ile diğerinden
ölüye daha yakın ise, terekeden şöyle hisse alırlar: İki amca çocuğundan biri,
ölenin anne bir kardeşi ise altıda bir alır. Geri kalan malı bölüşürler. Şayet
beraberlerinde ölenin kızı varsa, kız malın yarısını alır. Geri kalanı ikisi
eşit olarak bölüşürler. Zayıf kavle göre ise, geri kalanı anne bir kardeş alır.
Bir
kimsede belli hissenin iki ciheti varsa, ölüye sadece en kuvvetli cihetle
mirasçı olur. En kuvvetli cihetten maksat, bir derecenin diğer dereceyi hacb
etmesi veya hacb etmemesi veyahut en az şekilde hisseyi hacb etmesi demektir.
Birinci meselenin misali şudur: Ölenin kızı ki, aynı zamanda ana bir kız
kardeşidir. Mecusi olanın veya müslümanm şüphe ile annesi ile birleşmesi ve bir
kız doğurması gibi. İkincisi ise anne gibi ki, baba bir kız kardeşidir.
Kişinin kızı ile birleşmesi ve bir kız doğurması gibi. Üçüncüsü ise ölenin
annesinin annesi ve kendisinin de baba bir kız kardeşi olmasıdır. Bu kişinin
cinsel ilişkide bulunduğu ikinci kızının bir çocuk doğur-masıdır. Birinci kız,
çocuğun annesinin annesi ve baba bir kız kardeşi olur.
B. MESELELERİN HALLERİ VE AVİL (YÜKSELME)
C. HİSSELERİN TASHİHİ (HİSSELERİ KESİRSİZ HALE GETİRMEK)
D. MÜNASAHAT (TERİKE TAKSİM EDİLMEDEN MİRASÇILARDAN BAZILARININ ÖLMESİ)